TÜM AYRINTILARI İLE ÇOCUĞUN VELAYETİ

VELAYET DAVASI

Boşanma davası sonrası velayet kendisine bırakılmayan taraf boşanma davası kesinleştikten sonra müşterek çocuk 18 yaşına gelene kadar her zaman velayet davası açma hakkına sahiptir. Tabi açılan velayet davasında velayet hakkının değiştirilebilmesi için çocuk açısından bazı koşulların objektif olarak değişmiş olması gerekir. Örneğin boşanma davası sırasında çocuğun yaşı küçük olduğundan daha çok anneye ihtiyaç duyacağı için velayeti anneye verilmiş olabilir. Baba bir süre sonra çocuğa anne tarafından iyi bakılmadığı iddiası ile velayet davası açabilir. Açılan velayet davasında hakim tüm iddiaları objektif olarak değerlendirerek karar verecektir. Tabi ki bir velayet davasında konu olabilecek iddialar “çocuğa iyi bakılmıyor” iddiası dışında çok farklı iddialar olabilir. Bu örnek üzerinden gidersek baba genel olarak çocuğuma iyi bakılmıyor iddiası ile velayet davası açacak, anne ise ben çocuğuma çok iyi bakıyorum şeklinde cevap verecektir, hakim ise “iyi bakma kavramını” objektif olarak değerlendirecek ve bir karar verecektir.

İyi bakmak kavramı denilince,  yalnızca maddi olanaklar değerlendirilmemektedir. Çocuğun sorunlarını anne yada babadan hangisi ile daha iyi çözebildiğine, çözebileceğine, hangisi ile daha iyi iletişim kurabildiğine de bakılacaktır. Örneğin kız çocukları genel olarak sorunlarını anne ile daha iyi çözebilmekte, anne ile daha iyi iletişim kurabilmektedirler, bu husus mahkemece dikkate alınacak kriterlerden bir tanesidir. Ama tabi ki bunun aksi olduğu durumlarda yaşanabilir.  Çocuğun yaşı mahkemece dikkate alınacak kriterlerden birisidir. Anne yada babanın karakteri, çocuğa karşı davranışları da yine mahkemece dikkate alınacaktır. Örneğin mahkeme tarafların sabıkası olup olmadığına, hangi suçtan hüküm giydiğine bakacaktır. Tabi ki bir kişinin bir suçtan hüküm giymiş olması iyi bir anne yada baba olmasını etkilemeyecektir, ama kişinin yaşam biçimi, çevresi çocuğun gelişimi etkileyecek olduğundan tüm bu hususlar göz önüne alınacaktır. Zira mahkemece yalnızca tarafların iyi bir anne yada baba olmaları değerlendirmeyecek aynı zamanda çocuğun büyüyecek olduğu ortamın da değerlendirilmesi gerekecektir.

VELAYET DAVALARINDA ÖNEMLİ OLAN ÇOCUĞUN MENFAATİDİR.

Çocuğun velayeti konusunda değişiklik yapılabilmesi için çocuğun menfaatlerini etkileyecek derecede yaşam koşullarında değişiklik olması gerekecektir. Yani yaşı küçük olduğu için velayeti anneye verilmiş olan çocuğun büyümüş olması velayetin değiştirilmesi için yek başına yeterli bir sebep değildir. Zira çocuk belirli bir yaşa kadar annesi yada baba yanında yaşayarak kendisine yaşam koşulları oluşturacak ve düzen kuracaktır. Yani yalnızca anne yada baba ile yaşamaya alışması kadar yaşadığı koşullara da alışacaktır, bu sebeplerle çocuğun velayetinin değiştirilmesi için menfaatlerini etkileyecek derecede yaşam koşullarında değişiklik olmalı yada mevcut koşullar çocuğun geleceğini kurmasında yetersiz kalmalıdır. Taraflarca bu yönde yapılacak olan iddialar mahkemece tarafsız bir şekilde yalnızca çocuğun güncel ve gelecekteki menfaatleri gözetilerek değerlendirilecek ve karar verilecektir.

VELAYET DAVASINDA ÇOCUK DİNLENİR Mİ?

Açılan velayet davalarında veya boşanma davasında verilecek velayet kararı için müşterek çocuklar 8 yaşından itibaren yaşıyla uygun olarak da hareket ediyor ise dinlenebilir. Mahkeme yaşı küçük bir çocuğu dinleyecek ise çocuğun dinlenecek olduğu duruşmada çocuğun pedagog eşliğinde de dinlenmesine karar verebilir ki uygulama da bu şekildedir. Aksi halde aleyhinde karar verilen kişi bu konuda bir üst mahkeme de itirazda bulunabilir.

Ayrıca 8 yaşından küçük çocuklar mahkemede dinlenmese bile mahkeme çocuğun pedagog tarafından dinlenmesini ve mahkemeye raporlanmasını isteyebilir. Ama bu pedagog ile yapılan görüşmelerde çocuğun hangi tarafta kalmak istedi sorulmayacaktır. Genel olarak pedagog çocuk ile yapacağı özel görüşmede, çocuğu anne ve babası ile olan ilişkisini, kendisine nasıl davranıldığını ve yaşam koşullarını soracaktır.

VELAYET DAVASI NE KADAR SÜRÜR

Velayet davasının ne kadar süreceği somut olayın özelliklerine göre değişecektir. Bir davanın ne kadar sürebileceği hem bize, hem karşı tarafa hem de mahkemeye bağlı bir durumdur. Davacı ve davalı olarak yer aldığımız davada, davanın kısa sürmesi için ne kadar özenli davransak da bize bağlı olmayan sebeplerden dolayı da süreç uzayabilecektir.

Velayet davaları basit yargılama usulü ile görülür ve bu yargılama usulüne göre davayı açıldığında öncelikle dava dilekçeniz karşı tarafa tebliğ edilir, dava dilekçesinin karşı tarafa tebliği ile bu defa davalının davaya iki haftalık cevap verme süresi başlar, davalının davaya cevap vermesi ile mahkemece ilk duruşma günü belirlenir. Yapılacak ilk duruşma ön inceleme duruşması olacaktır, bu ön inceleme duruşmasında taraf teşkili sağlanır ve tahkikata geçmeden önce eksiklerin tamamlanması yönünde mahkemece ara kararlar oluşturulur. Bu ilk duruşmadan sonraki duruşmalarda artık deliler toplanır, tanıklar dinlenir ve taraflar iddialarını ispat etmeye çalışır. Yani tarafların rollerinin ne kadar uzun yada kısa olacağı bu ilk duruşmadan sonraki duruşmalarda belli olur. Artık taraflar iddialarını ispat eder veya edemez hakim yargılamanın bittiğine kanaat getirir ise kararını verir.

VELAYET DAVALARINDA İSPAT ARAÇLARI


Açılan bir davada eğer ki tanık dinlenmeyecek, delil toplanmayacak bile olsa en az iki duruşma yapılması zorunluluk olup iki duruşmada da bir davanın karara çıkması çok istisnai bir durumdur. Velayet davalarında zor davalardır, çünkü velayetin değiştirilmesi öyle çok basit nedenlerle olabilecek bir durum değildir. Bu nedenlerle tanık dinletmek gerekir, başkaca delillerle iddiaların ispatı gerekir, hakim çocuğun pedagog ile görüşmesini ister, çocuğun yaşadığı yerin ve dava açan tarafın yaşadığı yerin ve koşulların pedagog tarafından tespitini, incelemesini ister. Çok basit nedenlerle dava açılmış ise, açılan davaya doğru düzgün delil sunulmamışsa, tanıklar bildirilmemişse bu gibi hallerde açılan dava kısa sürebilir ama bu durumda dava açanın aleyhine bir durumdur. Tüm bu nedenlerle bir davanın özellikle velayet davalarında davanın uzun yada kısa sürmesinden ziyada iddiaların ispatı konusu çok daha önemlidir.

VELAYET DAVASINDA ANNENİN HAKLARI

Velayet davasında anne de baba da eşit haklara sahiptir. Fakat çocuğun yaşının küçüklüğü, anneye duyduğu ihtiyaç, çocuğun anneye bağlılığı, çocuğun cinsiyet gibi unsurlar çocuğun velayetinin anneye verilmesi konusunda anne lehine yorumlanacaktır.

VELAYET DAVASINDA BABANIN HAKLARI

Velayet davasında anne de baba da eşit haklara sahiptir. Babanın velayeti istediği durumlarda en önemli incelenmesi gereken hususlardan birisi babanın çocuğu nasıl bakacağı olacaktır.  

YENİDEN EVLENMİŞ OLMAK VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ SEBEBİ OLUR MU?

Velayeti alan anne yada babanın yeniden evlenmesi velayetin kaldırılması için bir sebep teşkil etmeyecektir. Fakat anne yada baba tekrar evlendiğinde çocuğun yaşam koşulları olumsuz olarak değişiyor, çocuk anne yada babanın evlenmesi halinde çocuk olumsuz olarak etkileniyor ise bu  durumda velayetin kaldırılması gündeme gelebilecektir.

Velayet davalarında mutlaka velayet konusunda uzman avukattan danışmanlık almanızı tavsiye ederiz.


İSTANBUL AVUKAT EZGİ ESNİK GÜNAY HUKUK BÜROSU