BOŞANMA SEBEPLERİ NELERDİR VE NASIL İSPAT EDİLMELİDİR? 

Medeni kanunumuzda boşanma sebepleri  Zina ; Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış; Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ; Terk;  Akıl hastalığı ve Evlilik birliğinin temelinden sarsılması olarak düzenlenmiştir.

Evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebi, boşanma sebepleri arasında daha genel bir başlık olup daha özel başlıklar olan Zina ; Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış; Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ; Terk;  Akıl hastalığı sebepleri ile açılan davalarda bu özel sebeplerin ispat edilmesi gerekmektedir. Yani zina sebebi ile açmış olduğunuz bir davada zina olgusunu, akıl hastalığı sebebi ile açmış olduğunuz bir davada da akıl hastalığı olgusunun ispat edilmesi gerekmektedir.

BOŞANMA SEBEPLERİNDE HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE

Zina sebebine adayarak boşanma davası açmak istemekte iseniz davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşmektedir. Affeden tarafın ise dava hakkı yoktur. Yine aynı şekilde hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi ile dava açılmak istenilmesi halinde de davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl içinde dava açmaması halinde dava hakkı düşmektedir. Yine affeden tarafın dava hakkı yoktur.

Daha genel bir boşanma sebebi olarak kabul edebileceğimiz evlilik birliğinin temelden sarsılmasında ise, eşler arasında ortak hayat artık sürdürülemez hale gelmiş olmalıdır. Ortak hayatın sürdürülemez hale gelmiş olması durumunda boşanmayı isteyen tarafın da daha kusursuz taraf olması gerekmektedir. Yani ortak hayatı sürdürülemez hale getiren kusurlu eşin boşanmayı isteme hakkı bulunmamaktadır.  Ayrıca evliliğin sonlandırılması için evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yararın kalmamış olması gerekmektedir. 

BOŞANMA DAVASINDA NELER DELİL OLABİLİR

Boşanma davalarında her tür ispat aracından yararlanabiliriz. Boşanma davaları daha çok yaşanan olayların ve bu olaylarda kusurlu tarafın belirlenmesine dayandığı için en çok tanık deliline dayanılmaktadır. Ama bunun yanı sıra iddialarımızı ispata yarayacak her tür delilden yararlanabiliriz. Her olaya göre ispat araçları değişebilmektedir ama genel olarak boşanma davalarında sosyal meyda yazışmaları, sosyal medya görüntüleri, mesaj ve arama kayıtları, resimler, kişinin savurgan birisi olduğunu veya sürekli hesaplarına haciz geldiğini ispat edebilmek için banka kayıtları  ispat aracı olarak kullanılabilmektedir. Davanızda ispat aracı olarak neleri kullanabileceğiniz ile ilgili olarak uzman bir boşanma avukatı ile görüşmenizi tavsiye etmekteyiz. 

BOŞANMA DAVASINDA SES KAYDI DELİL OLUR MU?

Genel olarak bir ortamda izinsiz olarak ses kaydı yapılması özel hayatın gizliliğinin ihlalidir. Ama tabi ki bir ortamda suç işleniyorsa orada ses kaydı yapmak özel hayatın gizliliğinin ihlali söz konusu olmaz.

Kural bir ortamda gizli ses kaydı yapmanın özel hayatın gizliliğinin ihlali olmakla birlikte aile içi ilişkilerde bu durum biraz farklılaşmaktadır. Yargıtay bu konuda usulsüz olarak elde edilen delil ile usulsüz olarak yaratılan delil ayrımı yapmakta ve usulsüz olarak yaratılan bir delil var ise bu delili hükme esas almamaktadır. Usulsüz yaratılan delil ile anlatılmak istenilen ise boşanma davası açmayı kafaya koydunuz ve  bu sebeple de eşinizi tahrik ederek konuşturup ve ses kaydı aldınız. Bu ses kaydı artık usulsüz yaratılan bir delildir çünkü planlayarak yapılmıştır.

Diğer türlüsünde ise eşiniz size sürekli hakaret ediyor, siz de telefonda veya yüz yüze olan bu konuşmalar sırasında ses kaydı aldınız  veya eşiniz sizi aldattığını anlattığı sırada tesadüfen ses kaydı aldınız.  Bu ses kayıtlarını ise mahkemede delil olarak kullanılabilecektir. Zira Yargıtay diyor ki, evlilik evlilik birliğine ilişkin yasal yükümlülükler alanı, eşlerin özel yaşam alanı olmayıp aile yaşam alanıdır. Herhangi bir planın parçası olmadan elde edilen ses kayıtları boşanma davalarında delil olarak kullanılabilecektir. 

Evli olmanın taraflara yüklediği yasal yükümlülükler vardır, eşe iyi davranmak aile birliğinin devamlılığını korumak, aldatmamak da birer yasal yükümlülüktür. Bu yasal yükümlülükler ihlal ediliyor ise artık özel hayatın gizliliğin ihlalinden de bahsedilemeyecektir. Ama biraz önce bahsettiğim gibi boşanma davasında kullanılmak amacı ile planlayarak delil yaratılması durumunu ise mahkemeler kabul etmeyecektir.

Bu makalede genel bilgiler yer almakta olup her somut olay kendi içinde farklılıklar göstereceğinden açacak olduğunuz davalarda uzman boşanma avukatına danışmanızı tavsiye etmekteyiz.  


İSTANBUL AVUKAT EZGİ ESNİK GÜNAY HUKUK BÜROSU